Türkçe English

Öğrenme ve bellek nasıl güçlendirilebilir?


Öğrenme becerileri ve bellek işlevleri de kaslarda olduğu gibi “kullan ya da kaybet” (use it or lose it) prensibine göre değerlendirilebilir.

Öğrenme ve bellek işlevlerini güçlendirmek için şu yöntemler işe yarayabilir:

  • Dikkatinizi odaklayın. Yeni bir şey öğrenmek için en önemli işlevlerden biri dikkat işlevleridir. Dikkatin yeterince odaklanamadığı durumlarda bilgi anlaşılsa da belleğe kaydedilemez. Dikkati bir duruma odaklayabilmek için de zaman tanımak gerekir. Örneğin bir bilgi üzerine 7-8 saniye düşünmek o bilgiyi kaydetmek için gerekli olabilir. Bu nedenle aynı anda birkaç iş yapmak dikkati odaklamayı ve dolayısıyla da öğrenmeyi olumsuz etkiler.

  • Motive olun, olumluya odaklanın. Bilgiyi edinmenin dikkatle birlikte ikinci koşulunun da motivasyon olduğu söylenebilir. Bilgiyi belleğe almanın ön koşullarından biri o bilginin önemli ve anlamlı olduğunu düşünmektir. “Bu bilgi benim işime yaramayacak” diye düşünmek motivasyonu azaltır, dikkatin başka alanlara kaymasına ve öğrenme sürecinin olumsuz etkilenmesine neden olur. Bu nedenle bilgiyi öğrenmeye başlamadan önce o bilginin bizim için anlam ve önemi üzerine düşünmek yararlı olabilir. İleriki hayatımızda kullanmayacak bile olsak, bir sınav sürecinde işimize yarayacaksa yine çok değerli olarak düşünülebilir.

  • Bilgiyi işleme yönteminizi kendi bireysel öğrenme stilinize göre şekillendirin. Bazı bireyler görsel, diğer bazıları da işitsel uyaranlarla daha iyi öğrenirler. Yine diğer bazı bireyler de dokunsal ipuçlarına ihtiyaç duyarlar.

  • İşitsel yollarla öğrenen çocuklar sınıftaki tartışmalara katılmaya heveslidir. Gürültülü ortamlarda dikkat vermekte zorlanırlar. Okumaktan, öğrenirken yüksek sesle tekrar yapmaktan hoşlanılar. Konuşmak ve tartışma ile öğrenmeye çalışmak işlerine yarayacaktır.

  • Görsel yollarla öğrenen çocuklar şekiller ve karikatürler çizmeyi severler. Gördükleri bir resmi, şekli kolaylıkla unutmazlar. Bilgisayar ve televizyona düşkün olurlar. Öğrenme sürecinde bilgisayar ve televizyon iyi birer eğitim aracı haline dönüştürülebilir.

  • Dokunsal yollarla daha iyi öğrenen bazı çocuklar ise dokunmayı, elleriyle incelemeyi çok severler. Spora ve dansa düşkündürler. Uygulamalı derslerde daha başarılıdırlar.

  • Olabildiğince çok sayıda duyu yoluyla öğrenmeye çalışın. Aynı anda hem göresel, hem işitsel hem de dokunsal duyu yollarına hitap eden bilginin beyinde bir bütün olarak kaydedilmesi ve bellekte saklanması daha kolay olur. Böylelikle her türlü öğrenme stiline göre de bilgi şekillenir. Bir koku bir tadı, bir müzik parçası bir görüntüyü çağrıştırabilir. Farklı yolların birarada kullanılarak öğrenilen bir bilgiyi hatırlamak da daha kolay olur.

  • Yeni bilgiyi daha önce bildiklerinizle ilişkilendirin. Yeni bir bilgiyi öğrenirken aslında temel olarak daha önceki bilgilerimiz ve bellek şemalarımıza göre o bilgiyi işler ve ona göre belleğimie kaydederiz. Bu nedenle bilinçli bir şekilde benzerlikler kurarak, ilişkilendirerek öğrenmeye çalıştığımızda belleğimize yardımcı olmuş oluruz.

  • Bilgiyi yapılandırın, kategorilere bölün. Bilginin içeriğinde yer alan unsurları çeşitli altgruplara ayırıp, maddelendirin. Böylelikle onlarca farklı bilgiyi daha az sayıda bilgi haline getirip, akılda tutmak daha kolay hale gelir. Örneğin, bir telefon numarasını düşünelim, 0362. 3651634. Her bir rakamı tek tek ezberlemek yerine tüm numarayı çeşitli alt gruplara böleriz. İlk bölüm olan alan kodu (0362) Samsun’un kodudur ve “Samsun” olarak belleğe kodlanır. Kalan bölümü de sıklıkla “365”, “16”, “34” olarak böleriz. Birinci bölümü “yıldaki gün sayısı” olarak kodlayabilir, ikinci bölümü “Bursa”, üçüncü bölümü de “İstanbul” olarak belleğimize alabiliriz. Böylelikle 10 haneli bir rakamı toplam 4 altbilgi haline dönüştürürüz.

  • Karmaşık ve üst düzeydeki içeriği basitleştirin. Bilginin içeriğinde bize yeni gelen, temel esaslarını bilmediğimiz unsurlar olabilir. Bu durumda da kendi bilgi dağarcığımıza göre daha basit benzerlikler kurarak akılda tutabiliriz. Örneğin, Sokrates’in felsefesi ile ilgili bilgileri akılda tutabilmek için “Soruya soruyla karşılık veren adam” şeklinde basitleştirerek belleğimize kaydedebiliriz. Zaman içinde daha karmaşık bilgi düzeyine sahip oldukça bu tür özetlemeleri daha derinleştirebiliriz.

  • Bilgiyi tekrarlayın. Bilgiyi kaybetmeden belleğimizde uzun süre tutmanın vazgeçilmez yolu, bilgiyi tekrar etmektir. Aynı gün içinde tekrar etmek, daha sonra aynı hafta içinde tekrarlamak ve giderek açılan aralıklarla tekrar yapmak bilginin silikleşmesini önler.


    Öğrenme ve bellek işlevlerini güçlendirmek için uygulanabilecek bu temel yaklaşımlara ek olarak çeşitli yöntemler de kullanılabilir. Çeşitli hatırlatıcılar bilgiyi öncülleyen (priming) ipuçları olarak kolaylıkla akılda tutulabilir.

    Şu teknikler işe yarayabilir:

  • Görsel imajlar hayal edebiliriz. Örneğin “turuncu” kodunu hatılamak için gözümüzün önüne parlak bir portakal getirebiliriz. Bir tarihi akılda tutmak için, örneğin “1846” rakamını zihnimizde güzel bir kağıda kocaman ve eğlenceli harflerle yazabiliriz.

    1846

  • Bir cümle oluşturabilirsiniz. Örneğin, periyodik cetveldeki bir sütunu ezberlemek için “Haydarpaşa Lisesinin Nankör Kimyacısı Rabia’nın Cesedi Fırladı” gibi bir cüle kurulabilir. Haydarpaşa, H: Hidrojen’i; Lisesinin, Li: Lityum’u; Nankör, Na:Sodyum’u hatırlatacaktır...

  • Kısaltmalar kullanabiliriz. Örneğin bebek muayenesi sırasında yapılacakları sıralamak gibi basamaklı bilgi için,
  • önce Ellerinizi yıkayın (E),
  • Gözlerinizle inceleyin (G),
  • İlgisini çekmeye çalışın (İ),
  • Yavaşça dokunun (Y)
  • Soyun (S)
  • ? İyice emin olana kadar muayeneyi bitirmeyin (İ)

  • “E-GİYSİ” olarak akıda tutulabilir.

  • Şekil çizer, tüm unsurları şekilde yerleştirebilirsiniz. Örneğin, anatomik modelleri bir şema üzerinde yerleştirebilir, böylelikle tek bir şekille ondan fazla bilgiyi akılda tutabilirsiniz. Bazen bu şekiller karikatür de olabilir ve hoşa giden bir şekil daha kolay akılda kalır.

  • Mısralarla şiirselleştirebilirsiniz. Örneğin, çarpım tablosunu ezberlerken “altı kere altı otuzaltı, babamın bıyığı yolda kaldı” şeklinde iki mısra akılda kalıcı olabilir.

    Belleği dolaylı yoldan güçlendiren başka yöntemler de sıralanabilir:

  • Düzenli fiziksel ve zihinsel egzersiz yapmak. Düzenli fiziksel egzersiz beynin oksijenlenmesini artırarak belleğe olumlu katkı yapar. “Sağlam kafa sağlam vücutta bulunur.” Bulmaca çözmek, bellek oyunları oynamak (ör, “isim şehir”) da bilgiyi hatırlama becerilerini canlı tutar.

  • Stresle başa çıkma becerilerini artırmak. Dikkat, motivasyon ve dolayısıyla da belleği olumsuz etkileyen en önemli unsurlardan biri de stres etkenleri ile artan depresif duygudurumdur. Stres etkenleri zihni meşgul eder ve işleyen bellek ve dikkatten çalar. Bu etkenleri parçalara bölmek ve gerekli destekleri almak işe yarayacaktır.

  • Düzenli uyku ve beslenme alışkanlığı edinmek. Dikkat ve belleğin en önemli ihtiyaçları arasında düzenli ve kaliteli bir uyku ve dikkat ve öğrenmeyi bozmayan, aksine güçlendiren bir besenme alışkanlığı yer alır. B vitaminlerinden zengin bir diyet bellek için oldukça faydalı olacaktır. Öte yandan, öğrenme ve dikkatin en büyük düşmanlarından biri de sigara ve alkol alışkanlığıdır. Ayrıca çay ve kahve gibi uyarıcı besinleri sabah saatlerinde, bitki çayları ve süt ürünleri gibi uyku verici besinleri de akşam saatlerinde tüketmeye dikkat edin.


    Dr. Koray Karabekiroğlu


  • En iyi 1024x768 çözünürlükte görüntülenir... Türkçe Anasayfa English Home Page
    Bu sitede yer alan yazıların her türlü yayın hakkı Dr. Koray Karabekiroğlu'na ait olup; kendisinden Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'na göre yazılı izin alınmadan söz konusu yazıların herhangi bir bölümü veya tamamı iktibas edilemez veya herhangi bir usul ile çoğaltılamaz. Kaynak göstermek ve bilimsel kurallara riayet edilmek kaydı ile alıntı yapılması mümkündür.

    Çocuk ve Hayat üzerine her şey için tıklayın

    Web sitesi: Koray Karabekiroglu