Davranım bozukluğunda temel özellikler, başkalarının temel haklarına saldırı, toplumsal değerlere ve kurallara uymamakdır. DEHB olan çocukların yaklaşık %20-30’unda davranım bozukluğu belirtileri görülür.
Davranım bozukluğu tanı ölçütleri (DSM-IV-TR)
A. En azından bir tanı ölçütünün son 6 aydır bulunması koşuluyla aşağıdaki tanı ölçütlerinden üçünün ( ya da daha fazlasının) son 12 aydır bulunuyor olması ile kendini gösteren, başkalarının temel haklarına saldırıldığı ya da yaşa uygun başlıca toplumsal değerlerin ya da kuralların hiçe sayıldığı, yineleyici bir biçimde ya da sürekli olarak görülen bir davranış örüntüsü:
İnsanlara ve hayvanlara karşı gösterilen saldırganlık
(1) çoğu zaman başkalarına kabadayılık eder, gözdağı verir ya da gözünü korkutur
(2) çoğu zaman kavga-dövüş başlatır
(3) başkalarının ciddi bir biçimde fiziksel olarak yaralanmasına neden olacak bir silah kullanmıştır (örn. Bir değnek, taş, kırık şişe, bıçak, tabanca)
(4) insanlara karşı fiziksel olarak acımasız davranmıştır
(5) hayvanlara karşı fiziksel olarak acımasız davranmıştır
(6) başkasının göz önünde çalmıştır (örn. Saldırıp soyma, çanta kapıp kaçma, göz korkutularak alma, silahlı soygun)
(7) birisini cinsel etkinlikte bulunması için zorlamıştır
Eşyalara zarar verme
(8) ciddi hasar vermek amacıyla isteyerek yangın çıkarmıştır.
(9) İsteyerek başkalarının malına mülküne zarar vermiştir (yangın çıkarma dışında).
Dolandırıcılık ya da hırsızlık
(10) bir başkasının evine, binasına ya da arabasına zorla girmiştir
(11) bir şey elde etmek, bir çıkar sağlamak ya da yükümlülüklerinden kaçınmak için çoğu zaman yalan söyler (yani başkalarını “atlatır”)
(12) hiç kimse görmeden değerli şeyler çalmıştır (örn. Kırmadan ve içeri girmeden mağazalardan mal çalma, sahtekarlık)
Kuralları ciddi bir biçimde bozma (ihlal etme)
(13) 13 yaşından önce başlayarak, ailenin yasaklarına karşın çoğu zaman geceyi dışarıda geçirmektir.
(14) anababasının ya da onların yerini tutan kişilerin evinde yaşarken en az iki kez geceleyin evden kaçmıştır (ya da uzun bir süre geri dönmemişse bir kez)
(15) 13 yaşından önce başlayarak çoğu zaman okuldan kaçmıştır.
B. Bu davranış bozukluğu toplumsal, okuldaki ya da mesleki işlevsellikte klinik açıdan önemli derecede bozulmaya neden olur.
C. Kişi, 18 yaşında ya da daha ileri bir yaşta ise Antisosyal Kişilik Bozukluğunun tanı ölçütlerini karşılamamaktadır.
Başlama yaşına göre 2 tipi vardır:
1. Çocuklukta Başlayan Tip
2. Ergenlikte Başlayan Tip
Davranım bozukluğu 5-6 yaşlarında başlayabilir. Daha çok geç çocukluk ya da erken ergenlik döneminde başlar. 16 yaşından sonra nadir olarak başladığı görülmüştür. Erkek çocuklarda görülme sıklığı biraz daha fazladır. 18 yaşın altındaki erkeklerde % 6-16, kızlarda ise % 2-9 arasında değişir. Erken başlangıç antisosyal kişilik bozukluğu, duygudurum ve kaygı bozuklukları riskini artırır. Neredeyse tüm ergenler zaman zaman kurallara uymama, otorite ile çatışma, yalan söyleme gibi davranım sorunları gösterebilirler. Ancak bazı ergenlerde görülen davranım sorunları süreklidir ve günlük hayatını etkileyen, diğer insanlar arasında ‘adının kötüye çıkmasına’ yol açan boyuta ulaşır.
Sinirlilik, gerginliği, korkuyu, şüpheciliği, dürtüselliği artıran durumlar ve yargılama, gerçeği değerlendirme yetisi, özgüven ve empati becerilerini düşüren hemen her şey, bireyi şiddete yatkın hale getirir. Ayrıca ergenin sorun ve çatışma çözme, öfkeyi kontrol etme ve iletişim kurma gibi sosyal becerilerinin yetersiz olması, eğitim hayatının önemsenmemesi, ailede uygunsuz, tutarsız ve sert disiplin yöntemlerinin uygulanması, aile içinde çatışma ve şiddetin yaşanıyor olması, çocuğun fiziksel ve ruhsal sağlığının iyi olmaması, madde kullanımının olması veya depresyon geçirmesi davranım sorunları için önemli risk faktörleridir.
Suç kapsamına giren davranışlarda bulunma riskini arttıran etkenler arasında şunlar sayılabilir:
Toplumsal kuralları benimsememesi
Suç işleyen bir çevrede büyümesi ve bu tür davranışları yadırgamayan hatta onaylayan bir tutumun var olması
Suç kapsamına giren davranışlara dair yanlış inançların olması
İsteklerinin gerçekleşmemesi durumunda tahammül düzeyinin düşük olması
Fevri, aklına estiği gibi davranma eğiliminin hakim olması
Madde kullanımı altında bu tür davranışların daha yapılabilir gözükmesi ya da madde temin etmek için suç kapsamına giren davranışlarda bulunması
Sapkın davranışlarda bulunan gruplarla ve çetelerle takılmak
Dr. Koray Karabekiroğlu
En iyi 1024x768 çözünürlükte görüntülenir...
Bu sitede yer alan yazıların her türlü yayın hakkı Dr. Koray Karabekiroğlu'na ait olup; kendisinden Fikir ve Sanat
Eserleri Kanunu'na göre yazılı izin alınmadan söz konusu yazıların herhangi bir bölümü veya tamamı iktibas edilemez
veya herhangi bir usul ile çoğaltılamaz.
Kaynak göstermek ve bilimsel kurallara riayet edilmek kaydı ile alıntı yapılması mümkündür.