Ergenlerde cinsel kimlik bozukluğunun özellikleri nelerdir ve nasıl yaklaşılır?
Cinsel kimlik bozukluğunun en belirgin göstergesi karşı cinsin cinsiyet rollerine karşı gösterilen güçlü tercih ya da bu rollerle özdeşleşmedir. Cinsiyet kimliğinin küçük yaşlardaki davranışsal göstergeleri arasında oyuncak tercihi, oyunlarda tercih edilen roller, aktivite tercihi, arkadaş tercihi sayılabilir. Ayrıca karşı cinsiyet özdeşleşmesi sözlü yargılarla da dışavurulur. Kendi cinsiyeti hakkında az sayıda olumlu yargıda bulunma, kendi cinsiyetinden belirgin bir rahatsızlık duyma görülebilir. 1970’lerde yapılan çeşitli çalışmalarda çocukluk çağı karşıt-cinsiyet davranışının gelecekteki eşcinsellik için önemli bir belirleyici olduğu gösterilmiştir. Eşcinsellik 1973’te psikiyatrik tanı sistemi olan DSM’den çıkarıldıktan sonra eşcinselliği tedavi çabaları azalmışsa da cinsel yönelimin belirleyicileri ile ilgili merak devam etmektedir. Erkekler cinsiyet kimliği sorunu için kızlardan daha sık psikiyatri kliniklerine getirilirler. Erkeklerde cinsel kimlik bozukluğunun prevalansı daha yüksek olarak bildirilse de, bu durumda erkeksi kızlara kadınsı erkeklerden daha fazla hoşgörü gösteren sosyal normların önemi olabilir.
Erkek çocuklarında cinsel kimlik bozukluğunda şu belirtiler görülebilir:
sık sık kız olduğunu ya da olmak istediğini söyleme,
anatomik özelliklerden hoşnutsuzluğun sözel ya da davranışsal dışavurumu (mesela oturarak işemek),
sık sık kadın giysileri giyme ya da diğer kadın eşyalarını kullanma,
fantezi oyununda kadın rollerini seçme ve erkek rollerinden kaçınma,
klişe kadın oyuncakları ve aktivitelerini tercih etme,
oyun arkadaşı olarak kızları tercih etme ve erkeklerden kaçınma ya da hoşlanmama,
sert oyunlardan ya da erkeklerle grup sporlarından kaçınma
Kız çocuklarında cinsel kimlik bozukluğunda da tam tersi belirtiler söz konusudur. Örneğin, sık sık erkek olduğunu ya da olmak istediğini söyleme, anatomik özelliklerden hoşnutsuzluğun sözel ya da davranışsal dışavurumu, vb.
Cinsel kimlik bozukluğu için birçok tedavi yaklaşımı denenmiştir. Örneğin, davranışçı terapi, psikoterapi, aile terapisi, ebeveyn danışmanlığı, grup terapisi ve bütüncül yaklaşımlar kullanılır. Müdahalenin çocuklukta yapılması ergenlikte yapılmasından daha başarılı olacaktır. Değerlendirmenin içine aile çatışmaları ve ebeveynlerin ruhsal sorunlarının incelenmesi de katılmalıdır. Aile içi diğer bireyler hem tedavide işbirliği açısından önemlidir hem de aile içi sorunlar cinsel kimlik bozukluğunun devamlılığına sebep olabilirler. Tedavi hedefleri belirlenirken ailenin beklentileri ve çocuğun beklentileri dikkate alınır. Kısa dönemli hedefler arasında sosyal aşağılanmanın azaltılması ve cinsel kimlik sorunlarıyla ilişkili olabilecek ya da eşlik eden ruhsal bozuklukların azaltılması yer alır. Uzun dönemli hedef ergenlik sonrası cinsiyet huzursuzluğunun önlenmesidir. Gelecekteki cinsel yönelimin tedavi ile belirlenebileceğine dair kanıt olmadığı ebeveyne anlatılmalıdır.
Dr. Koray Karabekiroğlu
En iyi 1024x768 çözünürlükte görüntülenir...
Bu sitede yer alan yazıların her türlü yayın hakkı Dr. Koray Karabekiroğlu'na ait olup; kendisinden Fikir ve Sanat
Eserleri Kanunu'na göre yazılı izin alınmadan söz konusu yazıların herhangi bir bölümü veya tamamı iktibas edilemez
veya herhangi bir usul ile çoğaltılamaz.
Kaynak göstermek ve bilimsel kurallara riayet edilmek kaydı ile alıntı yapılması mümkündür.